Sentetik İplik Üreticileri Birliği (SUSEB) Genel Sekreteri Eray Sanver, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Çin ve Hindistan gibi Uzak Doğu ülkelerinin, dampingli fiyatlarla dünya pazarlarına hakim olması ve küresel kriz yüzünden, yerli sentetik iplik sektörünün büyük darbe yediğini söyledi.

Sanver, mevcut firmaların sektör üretiminin yüzde 65-80'ini karşıladığını belirterek, uzun süren sıkıntılı süreci geride bırakmaya başladıklarını, bunun iç ve dış konjonktürde yaşanan gelişmelerden kaynaklandığını bildirdi.

ANTİ DAMPİNG ÖNLEMLERİ

Türkiye'nin, anti damping önlemleri konusunda hiç olmadığı kadar titiz ve başarılı çalışma yürütmeye başladığına dikkati çeken Sanver, şöyle devam etti:

''Çin ve Hindistan gibi Uzak Doğu ülkelerinden yapılan dampingli ithalatla ilgili alınan önlemler, kendisini hissettirmeye başladı. Yerli üreticiler için bu son derece önemli bir faktör. Ayrıca, zaman içinde ithalattan kalite, renk çeşitliliği, tedarik hızı gibi konularda pozitif sonuçların elde edilememesi, yeniden iç piyasaya dönüşü hızlandırdı. Türk tekstil sektörünün farklı bir boyuta geçerek, katma değeri yüksek teknik tekstil konusuna yönelmesi de kalite talebini artırdı ve yerli iplik üreticilerini öne çıkardı. Bir başka konu, uzak doğu ülkelerinin düşük hayat standartlarını yansıtan mevcut koşullarda yaşamlarını daha fazla sürdürmelerinin mümkün olmadığını, hep söylemiştik. Bugün daha iyi yaşam talebi artmaya başladı ve doğal olarak uzak doğunun fiyatları da yükselişe geçti. Tabi, uzak doğuda insan sağlığına zararlı çeşitli kimyasalların kullanımı da yine yerli üreticinin elini güçlendiren faktörler arasında sayılabilir.''
 

TÜRK SANAYİSİNİN BEL KEMİĞİ

Sanver, Türkiye'nin toplam ihracatı içinde tekstil ve hazır giyimin önemli paya sahip olduğunu belirterek, şöyle konuştu:

''AB, önümüzdeki 5 yıl için kemer sıkma politikalarını açtı. Bu da tüm dünya ülkelerini ve tüm sektörleri etkileyecek. Bütün devletler öncelikle kendi sanayilerine dönmeye başladı. AB'nin tedarik stratejileri de yakın çevresini etkileyecek. Türkiye'de faaliyet gösteren tekstil firmaları yine koşullara uygun davranmaya çalışıyor. Katma değeri yüksek ürün satan tekstilciler, yerli iplik kullanmaya başladılar. Biz uluslar arası rekabetten korkmuyoruz, doğru bir rekabet olması koşuluyla sorun yok. Devlet de bu konuda inanılmaz hassas çalışmaya başladı. Sektör sıkıntıya rağmen, Türk sanayisinin bel kemiği olma vasfını hala koruyor. Sektör kendi iç dinamiklerini kullandı ve piyasaya cevap verdi. Durağanlıktan başka bir boyuta canlılılığa, hareketliliğe doğru geçiş yaptı. Artık eski kötü günlere dönmeyeceğimizi düşünüyorum.''

Bu tabloya karşılık, petrol fiyatlarındaki oynaklık, düşük kur ve dahilde işleme rejimi istismarlarının sektörün baş belası olmaya devam ettiğini dile getiren Sanver, ''Kim ne derse desin kim ne ömür biçerse biçsin bu sektör insanlık var oldukça yaşamaya devam edecek'' dedi.